Sabah ve ATV'nin Çalık Grubu'na satışı Doğan Grubu'nu rahatsız etti. Milliyet yazarı Hasan Cemal bağımsız gazeteciliğin tehlikede olduğunu iddia etti.
Cemal'in Sabah çalışanlarını köle ruhlu ima etmesi yeni bir polemiğin fitilini ateşledi. Sabah yazarı Umur Talu'nun itirazı Cemal'in geçmişteki sabıkalı sicili.. İşte bu bozuk sicili gündeme getiren Talu, Cemal'a şöyle sesleniyor:
"Yaşı, donanımı, adı, maddi güvenceleri, bilgisi, demokrasi kültürü ve cesaretiyle o günlerde "öncülü hair transplant turkey cost k" edip "değişik" bir şey yapsaydı, Hasan Cemal' in "Gazetenin satılması ve editoryal bağımsızlık" üstüne dün yazdıklarını, bugün yazacaklarını öpüp başıma koyardım"
Talu'ya dedirtecek kadar sinirlendiren şeyler neler? Sabah yazarı onları bir bir sıraladı. Editoryal bağımsızlık vurgusunu öne çıkaran Cemal'i kendi silahıyla işte böyle vurdu:
1. Bir gün gidene kadar, "Nadir Bey ve İlhan Abi" nin editoryal müdahaleleri karşısında;
2. Sabah'ta yazarken, "Çiller ile kanka" gazetede aşırı otosansür ve manipülasyon yapılmasında;
3. 28 Şubat döneminde, bu kez Çiller ile Erbakan' a bindiren Sabah'ta asker zoruyla gazetecilerin hain ilan edilmesinde, kovulmasında;
4. Milliyet'te yazarken, rahmetli Duygu Asena, Turhan Selçuk, Bedri Koraman, Zeynep Oral, Doğan Heper, Yalçın Doğan, Şahin Alpay, Nilgün Cerrahoğlu ve (kendimi eklemesem de olur) başkalarının bir günde atılmasında;
5. Ecevit koalisyonunda, medya siparişi RTÜK yasasıyla birlikte, gazeteci hapsi öngören Basın Kanunu paketlenirken, gazetede tek kelime eleştirinin dahi yasaklanmasında;
6. Bu yasağa tam iki yıl uyulması sırasında;
7. Mesut Yılmaz Sadettin Tantan' ı azlettirdiğinde, birkaç yazarla birlikte yazdığınız eleştiren yazıların gazeteden atılmasında ve başka yazı istenmesinde;
8. Emin Çölaşan' ın kovulmasında ve kitabında koyu sansürden, çöpe giden haberler, biçilen yazılardan bahsetmesi karşısında;
9. Daha dün sendikalı, sendikasız onca gazeteci temel bir hakkın budanmaması için yürüdüğünde bir kelimeyle olsun onları görmek varken;
Sen ne yaptın Hasan Cemal Baba? Ne yaptın da biz duymadık, görmedik, kıymetini bilmedik? Ne yaptın da, sen editoryal bağımsızlık içinde yüzerken, biz böyle zincirli, kara kuru köle kaldık?
Kategori : MEDYA