Partilerarası geleneksel bayramlaşma programlarında DTP ve DP yer almadı. Her iki partide bu bayram parti genel merkezinde de bayramlaşma programı düzenlemeyecek.
İşte liderlerin bayram mesajları...
Meclİs Başkanı Köksal Toptan: Bayramı, dayanışma ruhumuzu, kardeşlik hukukumuzu pekiştirecek bir fırsat olarak görmeliyiz. Özgür, mutlu ve güçlü bir ülke olmak için ayrım yapmaksızın tüm milletimizin el ele vermesi gerekir. Farklılıklarımızı çatışma ve kavga nedeni olarak değil, zenginlik kaynağı olarak görmeli ve toplumsal uzlaşm ersağ üye ol amızı artırmaya gayret etmeliyiz.
Medeniyetler ittifakının sembol ülkesiyiz
Başbakan Erdoğan: Yunuslar, Mevlanalar, Hacı Bektaşlar aynı bereketli toprakların meyveleridir. Cami, kilise ve havrayı yan yana hoşgörü içinde yaşatan yüzlerce yıllık tarihi tecrübesi Türkiye’yi, çağımızın en büyük küresel barış projesi olan Medeniyetler ittifakının sembol ülkesi haline getirmiştir. Gelin dargınlıkları bir kenara bırakalım; hoşgörünün sesini yeniden yükseltelim, kucaklaşalım. Bugün karşı karşıya bulunduğumuz zorlukları, terör belasını aştığımız takdirde, bizi Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk’ün gösterdiği medeniyet hedeflerinden alıkoyacak engel yoktur.
Taliban’la değil Mevlana’yla yetiştik
CHP lideri Deniz Baykal: Bayramlar barış, kardeşlik, dostluk, hoşgörü, yardımlaşma, paylaşma, dayanışma günleridir. Bu değerler ancak özgür, demokratik ve laik cumhuriyetlerde yaşatılabilir. Bizim yaşadığımız İslamiyet Talibanı değil, Hazreti Mevlana’yı, Hacı Bektaş-i Veli’yi, Yunus Emre’yi yetiştirmiştir. Bayramımızı bayram yapan, bayram gibi kutlanmasını sağlayan da bu anlayıştır. Ulusça bunun kıymetini bilmeli ve bayram sevinciyle bu mutluluğumuzu birleştirmeliyiz.
Herkes sorumluluk şuuruyla hareket etmeli
MHP lideri Devlet Bahçeli: Türkiye üretmeden tüketmenin erdem olarak sunulduğu, haksızlığın ve yolsuzluğun mazur görülebilecek küçük kusur, yoksulluğunmakul kabul edildiği dönemden geçiyor. Her şeye rağmen, liyakatin yerini partizanlığın, onurlu duruşun yerini teslimiyetin, müzakerenin yerini ise çaresizliğin aldığı bu marazi ortamda, toplumun her kesiminde, düştüğü bunalımdan kendisini kurtaracak bir arayış hakim olmaya başlamıştır. Türk milleti, bütün kurum ve kuruluşların sorumluluklarının şuuruyla hareket etmeleri halinde, bugünkü çatışma ortamının üstesinden gelerek, barış içinde gelecek yüzyıllara birlikte ulaşacaktır.
Kategori : POLİTİKA